2024 Women's Nonfiction Ödülü'nü kazanan Doppelganger internetin aynalar dünyasındaki abartılı yansımaları kaybolan gerçeklik hissinin yol açtığı baş dönmesini anlatıyor. Sosyal medyanın kör kuyularında saatler kaybeden siyasetin günbegün kirlenmesini dert edinen kafa karışıklığı ve yılgınlık içindeki insanları bir an önce silkinmeye birlik olmaya ve olumlu şeyler adına mücadeleye davet ediyor.
Şok Doktrini Bu Her Şeyi Değiştirir ve No Logo gibi belli dönemlere tanım getiren çoksatarların yazarı Naomi Klein tuhaf bir sorunla yüz yüze gelir: Kendisiyle aynı adı taşıyan ve fiziksel olarak ona benzeyen ancak büsbütün farklı düşüncelere sahip bir kadınla sürekli karıştırılmaktadır. Gittikçe büyüyen bu sorun karşısında yolunu kaybetme tehlikesi yaşayan yazar bir taraftan da şüpheli ikizinin takipçilerinin tehditleri ve aşağılamalarına maruz kalır. Kendini adeta tekinsiz bir "doppelganger" hikâyesinin içinde bularak insanların kolayca aşırı uçlara gitmesi kimliklerin giderek tutarsızlaşması ve bölünmesi üzerine düşünmeye başlar.
Böylece komplo teorilerinin havada uçuştuğu sosyal medya fenomenlerinin nefret kusan aşırı sağ propagandacılarla birlikte saf tuttuğu aşı-karşıtları ve demagogların ayna dünyalarında bulur kendini. Kanıksayıp bir parçası olduğumuz günümüz kültürünün üzerindeki örtüyü yavaş yavaş kaldıran Klein tarihin gerçeküstü bir anına tanıklık ettiğini fark eder. Bir yanda birer sanal marka haline gelmek için çırpınan rekabetçiliğin ayrımcılığın iptal kültürünün katı bir bencilliğe sevk ettiği insanlar vardır. Bir yanda da yalanların daha da hızlı yayıldığı her bir köşesinde demokrasinin ağır darbeler aldığı iklim krizinin savaşların hükmündeki bir dünya...
"On yılda bir Naomi Klein içinde bulunduğumuz anı tamamen yeniden düşünmemiz için bizi harekete geçiriyor. Nerede olduğumuzu anlamak ve akıl sağlığımıza yeniden kavuşmak istiyorsak bu tek kelimeyle muhteşem kitabı okumak zorundasınız."
Johann Hari