Lyla Eden son birkaç yılını kardeşlerinin âşık olmalarını izleyerek ve kendini işine adayarak geçirmişti.
Art arda yüzüncü iş gününde kız kardeşi bir darbe düzenleyerek onu kendi kafesinden kovduğunda başka bir alternatifi olmadığı için Lyla en sevdiği yürüyüş parkurunda koşmaya karar verdi.
Ormanlık alandaki derede bir adamın ellerindeki kanı yıkadığını gördü. Bir an adamın yüzüne bakarken bir sonraki an adamın elleri boğazına sarılmıştı. Ancak mucizevi bir şekilde adam onu serbest bıraktı.
Derinden sarsılan Lyla olayı yerel polise bildirdikten iki gün sonra Vance Sutter elinde sayısız soru ve lekelenmiş bir rozetle kasabaya geldi.
Vance sert ve yakışıklı olsa da peşine düştüğü adam kadar gizemliydi. Üstelik Quincy'den çok kısa süre içinde gidecekti. Yine de bu durum Lyla'nın ona ilgiyi durdurmasına yetmiyordu.
Vance ne kadar kaçınmaya çalışsa da aralarındaki çekim göz ardı edilemezdi. Lyla'dan uzak durması seçenekler arasında dahi değildi. Yıllarca bir çıkmazın peşinde koştuktan sonra Lyla onun kariyerini karartan davayı çözmesi için elindeki tek ipucuydu.
Bu yüzden Lyla'nın adımlarını yeniden ve birlikte takip edeceklerdi. Yaralı adamı Lyla'nın kanlı bir nehir kenarında karşılaştığı adamı bulmak için...