Geçmişi düşünmek İsmail Safa'nın canını hep yakmıştı. Kürsüdeki koltuğundan kalktı ve Hasan Tahsin'in peşinden salondan çıktı.
Bahçedeki kameriyede mübaşiri görünce birden aklına takılan şeyi anımsadı.
"Vehap Efendi Kürtçede dilbirîn ne anlama gelir?"
"Reis Bey o kelimeyi Türkçeye yaralı gönül olarak tercüme edebilirsiniz."
Bunu duyacağına 261 rakımlı tepenin sağ tarafındaki sırtta ölmeyi tercih ederdi. Gözyaşlarını tutamadı. Hasan Tahsin ve Vehap Efendi şaşkındılar. Hasan Tahsin onun koluna girip hemen oradan uzaklaştırdı.