Beslenmenin sindirim sistemi üzerindeki etkileri düşünülmeden ve bağırsak florasında ve beyinde bulunan enterik sinir siteminin korunmasının elzem olduğu fikrinde uzlaşılmadan hastalıklar akut daha sonra da kronikleşerek artacaktır. Mikrobiyatamızda bakteri tablosu herkeste farklı olduğu için yazılan diyet kitaplarının yararından çok akılların karışmasına neden olunabilir. Mesela; bakteroid bakterisi az olan bir kimseye süt ve et ürünleri şekeri düşürür diyerek tavsiye edilemez. Sorun sindirememekten kaynaklı ortaya çıkan ve iltihap yapan bakterilerin hakimiyetine geçtiği bir metabolik süreç yaşanmaktadır çünkü.
Uzmanlara göre; endüstrileşmiş gıdanın yanında ithal edilen tohumların kirli havanın betonlaşmanın iklim krizinin hijyen olgusunu abartmanın çiflik ve ev hayvanlarından uzak yaşamanın getirdiği değişimler bu bakteri ailelerinin alanlarını daraltacaktır.
Holobiyant (iyi ve kötü bakterilerin bütünü) dünyasını kucaklamaya hazır bir bilim anlayışı gelişirken bağışıklık sistemine yönelik tedavi tarzında hızla değişimler yaşanmakta.
Uzun yıllar sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için bir uzmanın dediği gibi; mikrobiyatamız ile bir ömür boyu müzakere ilişkisi içinde bulunmayı tercih etmek gerekecektir.