Bu kitap II. Mahmud ve Sultan Abdülmecid zamanlarında toplam beş kez sadrazamlık ile Erzurum Diyarbakır Halep Şam ve Anadolu valiliklerinin yanında Teke ve Hamid Bolu-Viranşehir-Kastamonu Karahisar-Menteşe mutasarrıflıkları görevini icra eden Mehmed Emin Rauf Paşa'nın hayatını ve siyasî-idarî faaliyetlerini konu almaktadır. Osmanlı Devleti'nin toprak kayıpları isyanlar ve malî sıkıntılarla uğraştığı bir zamanda sadaret görevlerinde bulunan Rauf Paşa Mısır meselesi ve Rum isyanı gibi olaylarda diplomatik yetenekleri sayesinde denge unsurudur. Siyasî meselelerin yön verdiği ıslahat girişimlerinde II. Mahmud ve Abdülmecid'in destekçisidir. Osmanlı yöneticileri arasında hizipleşmenin yaygın olduğu zamanlarda siyasî rekabetten üzerine düşen payı alan Rauf Paşa önce Halet Efendi'nin sonrasında Hüsrev Paşa'nın hışmına uğramıştır. İlk sadareti sırasında meşhur kallâvisi sayesinde ölümden kurtulan Rauf Paşa'nın yaşadığı bu deneyimler sonraki görevlerinde kendini belirgin bir şekilde hissettirecektir. Nitekim Rauf Paşa bu sebeple dönemin devlet adamları tarafından sıklıkla eleştirilir. Yaklaşık 15 yıl süren taşra görevleri sırasında halkın nabzını iyi tutmuş merkezle bölge arasında denge kurmaya çalışmıştır. Bu özelliğiyle bürokrat bir kimliği olmasına karşın Erzurum Valisi ve Serasker tayin edilmiş böylece Osmanlı-İran Savaşı'nda ve daha sonra Mısır meselesinde askerî bir kimliğe bürünerek uyguladığı stratejilerle Osmanlı ordusunun büyük kayıplar vermesini engellemiştir. Bu kitap ile 19. yüzyılın ilk yarısında Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu siyasî durum Mehmed Emin Rauf Paşa'nın hayatı ve faaliyetleri özelinde anlatılmaya çalışılmıştır.