İşgal altındaki payitahtın sokaklarında İngiliz Fransız İtalyan ve Yunan askerleri fütursuzca dolaşıyor ve Türk halkına istediği gibi davranmaktan çekinmiyorlardı. Türkler karşı çıkmaya korkuyorlardı. Karşı çıksalar hem hakarete maruz kalıyorlar hem de dayak yiyorlardı. Hapse atılmak hatta öldürülmek sıradandı ve bunları yapan askerler hiçbir ceza almıyordu.
1919 Yılı 31 Ağustos günü Ayasofya'nın önünde Fransız asıllı Senegalli askerler Türk kadınlarını taciz ederek yerlerde sürüklerler karşı koyan üç kişiyi de yaralarlar. O sırada oradan geçmekte olan Polis Mehmet Cemil olaya müdahalede bulunur. Senegal asıllı Fransız askerleri polisin üzerine yürür. Mehmet Cemil silahını ateşlemekte tereddüt etmez.
İtilaf Devletlerinin askerlerini öldürmek büyük suçtu.
Polis Mehmet Cemil'in Güney Amerika'daki Fransız Guyana'sına oradan Şeytan Ada'sına kadar uzanan Kürek Mahkûmu mahpusluk yılları başlar.
Buradan dönmenin imkânsız olduğu Şeytan Adası'nda geçen cehennem hayatını merak içinde heyecanla okuyacaksınız.