Uykunun belirli bir aşamasında zihinde beliren bir dizi
görüntü fikir ve duyumlar olarak tanımladığımız kendine özgü bir mekanı olan rüya Nun Yüce Gerçeği Keşfetme Yolculuğunda ilerlerken öz benliğinizin size rehberlik ettiği yerdir. Bu özel mekân Yüce Tanrıya ait olan süptil hafif ve ince yapılı bir alandır. Mezopotamya Vedalar ve Eski Mısırdan günümüze ulaşan kutsal tabletlerde Yüce Tanrının doğrudan ya da yetkilendirdiği ışık meleği aracılığıyla rüya gören kişiye belirli eylemlerde bulunmasını söylediği ve gelecekle ilgili olarak bilgiler verdiği aktarılmaktadır. En Yüce Işık Katından kutsal bir mesaj olarak rüya Zeusun Agamemnona gönderdiği rüyalar ya da Apollonun Delphideki mabette Orestese verdiği görüm vizyonlar aracılığıyla Yunan mitolojisinde de mevcuttur. Orfizmde ve Pisagor okulunda görülen rüyalar ise yararlı ya da zararlı gerçek ya da yanıltıcı olarak adlandırılmaktadır. Gök katlarıyla iletişim kurmanın sadece uyku sırasında rüyalarla mümkün olduğu bedenin arınmasıyla ruh uyandığında gerçekleştiği öğretilmektedir. Şamanlar için de rüya oldukça önemlidir ve kişinin ruhu uyku sırasında bir süreliğine bedeni terk ederek yolculuğa çıkmaktadır.