Kâdî Abdülcebbâr'ın önde gelen talebelerinden birisi olan Nîsâbûrî hocasının vefatından sonra Basra Mu'tezilesinin riyasetini üstlenmiştir. Kaynaklarda hayatına dair fazla bilgi bulunmasa da ömrünün ilk yıllarında Bağdat Mu'tezilesine mensup olduğu ve daha sonra Basra Mu'tezilesine geçtiği bilinmektedir. Sahip olduğu bu tecrübe kendisine her iki ekolü yakından tanıma fırsatı sunmuştur. Mu'tezile'nin Basra ve Bağdat ekollerinin görüşlerine yakından vakıf olan Nîsâbûrî kaleme aldığı el-Mesâil fi'l-Hilâf beyne'l-Basriyyîn ve'l-Bağdadiyyîn adlı eseri ile iki ekol arasındaki tartışmalı konuları derinlemesine ele almıştır. Nisaburi genelde Basra Mu'tezilesinden yana bir tutum sergilese de tekfirden uzak ve ilmi bir üslup benimsemiştir.