1979 yılının aralık ayının yağmurlu bir perşembesinde yasaklı günlerde Adana'da dünyaya geldi. O zamandan beri yasaklarla arası iyi olmadı. Belki de oradan geliyordur içe vurumculuğu. Aslında hep yalnız değildi. Aşkı dolu dolu yaşamayı sevdi. Fakat oldum olası israfı sevemedi aşklarını ve sevgilerini paylaşırken tasarrufuna hep yalnızlık kaldı. "Zaten içindeki çocukta yalnız değil miydi?" Avuntu her içi yandığında bu avuntusuna koşuyordu. Yıllarca her yaşadığından bir yalnızlık biriktirdi. Sonra başka insanların da yalnızlık avuntusunu hissetti. Herkes aşk üzerine yazarken gördü ki dünya kalabalık yalnızlıklar taşıyor kalbinde. Oda yalnızlıklara salladı kalemini. İçindeki çocuğun içinde başka çocukları avutan insanlarla buluşması için yalnızlıkları yazdı.