Efe sabahın erken saatlerinde bir garip hisle uyandı. Her sabah olduğu gibi kuşların cıvıltısıyla değil dışarıdan gelen tuhaf bir uğultuyla uyanmıştı. Bu ses insanların konuşmaları gibi gelse de biraz garip bir tınısı vardı. Yatağından kalkıp pencereye yöneldi. Pencereyi açar açmaz duyduğu ses Efe'nin gözlerini faltaşı gibi açtı.
Sokakta kediler büyük bir kalabalığın tam ortasındaydı. Normalde birkaç sokak kedisi gezinirken görmeye alışık olduğu manzara bu kez tamamen farklıydı. Kaldırımların köşelerinden gelen zarif mırıltılar sokakta yankılanıyordu. Ama asıl tuhaf olan kedilerin o mırıltılarının insanları susturuyor gibi görünmesiydi. İnsanlar endişeli ve şaşkın bir şekilde oradan oraya koşuşturuyordu ama kediler hiçbir şeyden etkilenmeden kraliyet edasıyla ortalıkta dolaşıyordu.