hayat ve aşk yakışıyor birbirine seninle ben gibi
gel sevdiceğim bu yarayı saralım
gece ilerliyor sabaha çıkamayacağız besbelli
köpeklerin sesi bölüyor geceyi
arada sırada yoldan arabalar geçiyor
gece çekiliyor kendi içine doğru
son bardaktaki suyu bir ceylan içiyor
canın kadehi boşalıyor bir ömür böyle geçiyor...
...
oysa gençken ne de çok yakışırdık birbirimize
öperek uyandırırdım seni derin uykulardan
akşam boşluğa düşen kasvetli karanlık
biz gideriz de adımız kalır mı burada bilmem