İki kutuplu dünyanın baş öktörlerinden birinin sahneyi terketmesiyle başlayan dünya çapındaki değişim süreci küreselleşme olarak adlandırılmaktadır. Ulus devletlerin etkinliğinin azalması ve başta sermaye hareketleri olmak üzere ekonomik faaliyetlerin ve karşılıklı iktisadi bağımlılığın artması küreselleşmenin en belirgin iki özelliğidir. Bu yüzden ekonomik serbestleşme ile ulus-devlet ilişkisinin seyri küreselleşmenin ana ekseninin sınırlarını çizmektedir.