Her şey "Sana beni hiç tanımamış olan sana" diye başlayan bir mektupla başladı.

Kadın çocukluk döneminde Viyana'da aynı apartmanda yaşamış olduğu bir yazara âşık olur. Fakat daha sonra annesiyle birlikte Innsbruck'a taşındığı zaman bile adama olan tutkusu devam eder. Kadın 18 yaşına geldiği zaman tekrar Viyana'ya döner. Yazarla yeniden görüşmeye çalışan kadın üç gecelik beraberliğin ardından unutulmuş olarak hayatına devam etmek zorunda kalır. Yolları birkaç kez daha kesişse de cesaret edip ona yıllardır âşık olduğunu bir türlü söyleyemez. Söylerse yazarın onu tamamen anlamayacağını ve hayatındaki basit kadınlardan farksız kalacağını düşünür. Aynı sebepten dolayı çocuğunun varlığından da bahsetmez. Çocuğuyla birlikte zor günler geçirse de onunla iletişim kurmaktan kaçınır. Ta ki İspanyol gribi yüzünden çocuğunu kaybedene kadar.