Hasan askerden köyü Dağakça'ya dönerken köyünde ve kendisinde gerçekleşecek değişimlerden habersizdir. Her şey Naciye'nin Oğlu Davut'un Hasan kerhaneye gitti diyerek iftira atmasıyla başlar. Naciye'nin Hasa'nın annesi Esma'ya olan kini art arda felaketlere yol açar: Davut yüzünden iki kişinin ölmesi köyün başına gelen sel felaketi ve ortaya çıkan geçmişten sırlar cinayetler; ama gene de bunların arasında filizlenen ayrı dünyalardan iki insanın aşkı...
Esma ailesini ve milletini arkasında bırakıp Kadir Onbaşı ile geldikten sonra Naciye'nin öfkesi hiç dinmez. Kıskançlık ve istediğini alamamak ailesini parçalamaya kadar iter onu. O artık her şeyi yapabilecek tehlikeli bir kadındır. İntikamı için herkesi kullanır.
Asla Pişman Değilim'de Hasan'ın değişimini nefretin sonuçlarını insanların trajedilerinden nasıl ayağa kalkabildiklerini zıtlıkların insanları birbirlerine düşman ederken kimilerini de birleştirebileceğini ve duyguların bizi nasıl şekillendirdiğini görüyoruz.
Kimse beni anlamaz. Ben sadece sevdim. Ölesiye öldüresiye sevdim diye aklından geçirdi. İçinde yanan intikam ateşi küçüklüğünden beri kendisine aşılanan sevginin çıkmaz sokaklarından başka bir şey değildi...