Seni tanımadan önce dünya benim için çarklı bir hapishaneydi. Dişlileriyle işkence eden ama asla dışarıya salmayan bir hapishane. Gönlümün ve beynimin kalıplarını asla kıramazdım. Mutlu olmayı ve hayal kurmayı bilemezdim. Geleceği karanlık bir girdap gibi görür düşünmekten bile korkardım. Biliyor musun ölümü çok özler bir an önce ölüvermek isterdim çocuklarımı bırakma pahasına da olsa. Belki de ölüm benim için bir kurtuluş bir kaçıştı bu zorlu hapishaneden diye düşünürdüm.
Evet güzel insan; senin gibi bir güzellle güzellikler girdi küçük dünyama. Artık kara kışlar bir başka güzel ve baharlar ayrı dünyalar. Ben ise içlerinde zevkten sarhoş olmuş bir mecnun...Benim için yarınlar birer hazine. Yaşadığımız saatler ellerimin arasından akıp giden cevherler...
Artık hayatı yaşarken;
Yaratılanı hoş gör
Yaratandan ötürü...