"Günümüzde küreselleşme süreci ve yapısal uyum politikaları ile birlikte tüm dünyada bir taraftan zenginlikler artarken diğer taraftan eşitsizlik güvencesizlik adaletsizlik ve bağımlılık giderek derinleşmektedir. Sosyal politikalara duyulan gereksinimi artıran bu gelişmelere karşılık refah devletinin işlevi giderek zayıflamaktadır.
Sosyal dışlanma ekonomik etkinliklere katılım sınıflı toplumsal yapının katmanları arasında dağılım ve siyasal yapıda kurumsal işlevsizlik olarak kendini göstermektedir. Mekansal bakımdan bir arada yaşamasına karşın toplumun kurumlarına erişememek işleyişini etkileyememek sonuçlarından yararlanamamak bireyin dışlanması anlamını taşımaktadır."