Aşk Ahlakı kullandığı yöntem dolayısıyla 19. yüzyılın çığır açıcı nitelikteki dizgesel felsefi yönteminin modern Türkiye özgülüne ilk uygulama girişimidir. Kullanılan yöntemin mantıksal sonucu olarak ortaya çıkan bir kavramlar hiyerarşisi esere en belirgin ve özsel niteliğini verir. İnsan Eylem ve Siyaset ana başlıklarıyla bölümlenen eser Açıklamalar bölümündeki bilgi etik ve politik alt bölümleriyle kendi iç bütünlüğünü sağlamlaştırır.
Hilmi Ziya Ülken Aşk Ahlakı'nda tasavvuf düşüncesinin nesnel idealist özünü kendine özgü yorumuyla gün ışığına çıkarmakta ve yalın bir dille okuyucuya sunmaktadır. Bunu yaparken de Platon'dan Marks'a ve oradan da Varoluşçuluk'a kadar bütün bir felsefe tarihini eleştirel bir bakışla gözden geçirmektedir.
Aşk Ahlakı Hilmi Ziya Ülken'in deyimiyle "zincirleri içinde uyanan insan"a kılavuz niteliğinde bir eser...