"Artık olağanüstü dönemlere girdik. Deniz bitiyor. Dünyanın sonu göründü. Bu tehlikeye karşı ufak tefek çabalarla sıradan uğraşlarla hiçbir şey yapamayız. Neler yapabileceğimiz pek belirsiz de değildir. İnsan iki şeyi birden aynı ciddiyetle yapamaz... Bence yapılması gereken bilincimizi tüm insani uyanık bilinçleri bu en önemli sorun doğrultusunda odaklamaktır. Daha fazla tüketim üstünde duran kapitalizm insanlığı bitirmek üzeredir. ABD ve AB'nin insan hakları ve özgürlükler anlayışı durmadan tüketen dünyayı da yiyen zengin bireyin kutsanması üstüne kuruludur. Etnik dini ayrımlar kişi özgürlükleri insan hakları gibi gerici kavramlar doğrultusunda güçlerimizi heba etmeyi bir yana bırakalım; birey haklarını değil toplumsal hak ve görevlerimizi öne çıkaralım; şu kapitalizme bir dur diyelim."
Kaan Arslanoğlu bu kitabında Cemil Meriç'ten Necip Fazıl'a Mevlana'ya Attila İlhan'a Niyazi Berkes ve Yalçın Küçük'e varıncaya dek aydın üzerine düşünmüş aydınları ve aydın kavramını; sağı solu medyayı ve yaygın etik anlayışını diyalektik yöntemle sert bir biçimde eleştiriyor.
Gerçeklerle yüzleşmekten korkmayanlara...