Kürd Ali Osmanlı'nın son döneminde Suriye'de Cemal Paşa'nın yakınında bulunmuş bir Arap gazeteci. Mesleği gereği siyasi olayları yakından izlemiş dönemin aydınlarının sergiledikleri Osmanlıcılık Arap milliyetçiliği Batıcılık gibi akımlar arasındaki çelişkili tutumları bizzat yaşamış bir tanık:
Harb-i Umumiden önce Fransız hariciye görevlilerinden birinin çıkartmakta olduğum el-Muktebes gazetesinin kendi politikalarına uygun yayın yapması durumunda karşılıksız bırakılmayacağını söylemesi üzerine ona şöyle dedim:
"Türklerle aramızda dilden başka bir farkın olmadığını biliyorsunuzdur. Türklerle birlikteliğimiz Osmanlı dönemiyle başlamadı; Türkler bizimle Haçlı ordularına karşı omuz omuza çarpıştılar. Onların ve Kürtlerin sayesinde sizleri Ortaçağ'da topraklarımızdan kovduk. İttihatçılar farklı unsurları dışlayınca Araplar onlara karşı mücadele verdiler. Çünkü Araplar dillerinden ve milliyetlerinden vazgeçmek istemiyorlar. Tarihleriyle övünmekte medeniyetlerini beğenmektedirler. Bizimle aynı ırk medeniyet dil ve dinden olmadığınız halde sizinle birlikte olmamızı nasıl istersiniz?"
Fransız görevli teklifinde ısrar edince ona "Biz ancak Osmanlılarla birlikte oluruz" dedim.
Bir gazeteci olarak Kürd Ali'nin hatıraları yakın tarihin satır aralarını ortaya çıkarırken kurgulanmış tarihin dışında bir perspektif sunuyor.