Osmanlı Devleti'nin Balkan yayılmacılığı sürecinde başlangıçtaki çetin savaşlardan sonra Arnavutlar fetih olayına iyi uyum sağlamakla tanınmışlardır. Osmanlı-Türk ve Arnavut etkileşimleri günümüze dek uzanmaktadır.
Sözgelimi Arnavut dil bilgini Şemsettin Sami Fraşeri (İleride Yen soy ismi ile Türkiye'ye yerleşeceklerdi) iki dilin zenginliğine katkılar yapan çok değerli yapıtlar vermiştir.
Osmanlı ve sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin siyasal sosyal ve kültürel yaşamında Arnavut ekileşimleri günlük hayata girmiştir.
Bu küçük öyküde bazı ayrıntıları bulacağınız gibi en genel anlamda yazılı tarih ile yaşanılan sözlü tarih arasındaki farkı izleyeceksiniz.
1923 doğumlu bir sinir ve ruh hekimi olan yazar çocukluğunu kuşatan söylemleri araştırmaları ile destekleyip bu öyküyü yazmıştır.
Kurulmuş ve ayrılmayacak biçimde gelişmiş bir köprüyü topluma sunmak amacını gütmektedir. Zamanı ve daha pek çok şeyi yitirmemek için "her roman gereksiz ayrıntılardan arındırılmış bir öyküdür" kuralına uymak istemiştir.