Oysa neler düşünmüştüm. İşte bu yeni ben bu havlayan varlık bu öylece ben olan ben ortaya çıkınca her şeyin akışı değişecek peşimde yılmaz bir kalabalık birikecekti. Şeylere yeniden ad verilecekti. Yönler yeniden bildirilecek saatler kırılıp atılacak bütün tarifler geçersiz kalacak her şey keskinliğini yitirecek her şeye yeniden başlanacaktı.
Ben delici bir görüyle donanmış olarak kazıklı savaş arabama binecek ve meydandaki kişilerle birlikte sürecektim. Sonraki kuşakların Resulkent diye bilecekleri şehre yürüyecek ve her yeri zaptederek herkesi yencek hayatı dize getirecektim. Artık herkes koku alacak ısırabilecek basınç hemen giderilebilecek yanlışlıkla çiğnenmiş yiyecekler daha midedeyken boşaltılabilecek kusmak artık ayıp karşılanmayacak kimsenin aklına bu tür bir şey gelmeyecek çünkü kimsenin aklı olmayacaktı. Kimse dişi ya da erkek istediği için utanmayacak kimse içinde başkalarının seslerini taşımayacaktı. Makineler kıstırıcı parçalarından arındırılıp ortada bırakılacaktı. Yollar büzülüp yok olacak yerlerine düşmüş egemenler gelecekti. Binalar çatırdayarak yarılıp açılacak artık oralara sığınılmayacaktı. Zaten kürklü bedenler üşümeyecek yanmayacak utanmayacak sere serpe yaşayacaktı. İki ayaklı bu tüysüz varlıkları gerçek varlıklar yapacaktım. Kafa unutulacaktı. Bilmek olmayacaktı. Herkes hepimiz muhteşem bahtiyarlar olarak toprağa yayılacak gökyüzünün tadına varacaktık. Sadece yaşayacaktık.