Yazar aralarında yaşadığı insanların içtenliğine güvenerek onları öykülerine yerleştirip birer öykü kahramanı yaratınca işler bir anda karışır. Ölçü kaçmış düzen bozulmuştur. Herkes kitapta kendi hikâyesini ararken sırtlarına öykülerini taşıyamadıkları ona yabancı kaldıkları birer kambur vurulmuştur. Gün hesaplaşma günüdür. Biraraya geldikleri 'Yakamoz Düğün Salonu' öykülerin arka bahçesine dönüşür. 'Soykası batasıca'nın biri hayatlarını kurcalamış iç dünyalarına kadar sokulmuştur. Kurmaca da olsa bunu içlerine bir türlü sindiremezler. Kimdir bu adam? Sıradan hayatlarını alt üst etmeye gelmiş bir kovcu mu bir düzen bozucu mu?