" Varlığının neresinde kaldığını bilmediği bir yaşama gücü iradesini zorladı. O yok olmasını istemiyordu; yaşama bağlamak için direniyor var gücü ile karşı çıkıyordu. Kör karanlığın içinde küçük bir kıvılcım parlıyor içinden iri ela gözlü güzel bir kız çıkıyordu. Kumral saçları arasındaki yüzü gülücükler saçıyordu. Kollarını açıyor Hasan'a doğru koştuğu anda gök gürlüyor şimşekler çakıyor ve bardaktan boşalan bir yağmur yağıyordu. Yağmur tüm şiddeti ile pencere camını dövmeye başlıyor arkasındaki karanlık odada iki çıplak vücut birbirine sarılmış iniltiler ve haykırışlar arasında zevkten kuduruyordu. İşte tam o anda küçücük yaşama gücünün direnci kırılıyor ve o da Hasan'ı yok etmek isteyen varlığa tutsak oluyordu..."