Bu kitap Freud'cü kavramların edebiyat ve sanat yapıtlarının yorumlanmasında nasıl bir işlev üstlendikleri sorunuyla ilgilenmiyor. Bu yorumlamanın analitik kavramların uygunluğunun doğrulanmasında niçin stratejik bir yer işgal ettiğini araştırıyor. Freud'ün Oedipus'çu entrikayı bir kavrayış ilkesi haline getirmesi için ilk önce "eski Yunan'ın yeniden keşfi" romantizmine ait belli bir Oedipus'un düşüncedışı düşüncenin gücü ve sessiz sözün yoğunluğu hakkında belli bir fikre varmış olması gerekir. Freud'cü bilinçdışı'nın estetik bilinçdışı tarafından önceden belirlenmiş olacağı sonucu da çıkmaz bundan. Freud'ün "estetik" çözümlemeleri daha çok iki bilinçdışı mantığı arasında bir gerilimi gösterir. Bu metin bu karşılaşmanın kiplerini ve bundan beklenenleri ortaya koymaya çalışıyor.