"..sol taraftaki taburlardan biririn kumandanı binbaşıyı gördüm. Bir de yaralı olarak yerde serilmiş bulunuyordu. Kedisini kurtarmak lazım. Elimde vesait yok adam yok. Her ne ise tezkere içine koyarak yanından geçen neferlerle taşınmasına çalıştım. Kendisi iri cüsseli ağırdı. Taşınacak mesafe yüz metreden fazla değil. Yüz metreden sonra ateşten mahfuz bir zaviye-i meyyite vardır. Ne çare ki sıklaşan mitralyöz kurşunları askeri kaçırttı. Binbaşının kaba etine bir kurşun daha isabet etti. Artık kedisini terk etmeye mecbur oldum ve kendisine gece sedye göndererek kendisini kurtaracağımı söyledim alnından öptüm ve veda ettim.."