"Her zaman şunu aktarmaya çalıştım" diyor yazar "Diğer insanlar ile ilişkilerimizde bir Budist'in Dharma'ya bir Hıristiyan'ın İncil'e bir Musevi'nin Tevrat'a ve bir Müslüman'ın Kuran'a göre davranışları kamerayla kaydedilseydi günün sonunda kimin hangi dinin mensubu olduğunu ve hangi kitaba göre davrandığını ayırt edemezdiniz."
Dinler arası çatışmaların anlamsız yere had safhaya çıktığı 21. yüzyılda Budizm insanlığa alternatif bir yol gösteriyor. Kitlesel inanışların farklı şekillerde yorumlanarak bizi yanlışlara götürebilecek olma ihtimalini sıfırlayarak kişiye "Sen ne isen her şey odur" diyor.
Yazar David Michie'nin kişisel tecrübelerini kaleme alarak yaşadığı devrimsel bakış açısı değişikliğini paylaştığı kitap dünyada ve Türkiye'de son dönemin değişen ve farklılaşan 'inanç' kavramını tekrar gündeme getirecek. Son dönemin en ilgi çeken dinlerinden Budizm üzerine verdiği kısa ve özlü bilgilerle dikkatleri bir kez daha bu kadim bilgelik üzerine toplayacak olan çalışma gerçek bir yaşam el kitabı. Kavram anlamında 'zaman'ı olmayanlar kadar basit ve süratli anlatımıyla süre anlamı ile 'zamanı' olmayanları da hedefleyen kitap konunun tüm meraklılarının ilgisini çekecek. Hatta yeni meraklılar oluşturacak.
Bu kitapta;
·Zamanını kalıcı görünen şeylerle meşgul olmaya programlarken bunların gerçeklikte geçici olduğunu hatırlayanlar var.
·Hem kalıcı sürekliliğin içinde duran hem de durmadan var olan değişime katılanlar var.
·Birlik var birliğin olduğu yerde ayrılık var.
·Her şeyin geçmişle gelecek arasında kendini yineleyip durduğu zaman dışılık var.
·Zamanı olmayanlar için 'Budizm' var.