Son yıllarda Türk dış politikasının yeniden yapılanmasında iki temel gelişme belirleyici bir rol oynadı. Bunlardan birincisi 1999 Helsinki Zirvesi'nde Türkiye'ye aday ülke statüsünün verilmesidir. Helsinki sonrası süreç bir yandan Türkiye'nin siyasal ve ekonomik yeniden yapılanmasını tetiklerken öte yandan da Türk dış politikasının önceliklerini yapım sürecini ve uygulamasını demokrasi insan hakları ve hukuk devleti tesisi gibi iç politik koşulları yerine getirilmeye çalışılırken bölgesel ve küresel gelişmelerde de Türkiye'nin politikaları AB ile uyumlaştırılmaya çalışıldı..