Romancı olma hayaliyle Paris'e kadar uzanan bir yolculuğa çıkan Juan Guzman soyut bir krizle hayatının anlamını aramaya başlar. Arayış çabaları huzuru yargıçlıkta bulabileceğini ortaya koyar. Kariyerine Şili'nin ücra köşelerinde küçük davalarla başlayan yazar ülkesinde yaşanan darbeden sonra 'dikta yönetimi' altında çalışmaya devam eder. Böylece darbeci diktatör
Pinochet itaatkâr bir piyon olarak düşündüğü Guzman'ı Şili'nin en saygın adli kurumu olan Santiago İstinaf Mahkemesi'ne atar. Ancak bu karar diktatör için büyük bir hatadır.
Demokrasinin tekrar Şili'ye geri gelmesinin ardından kader Juan Guzman'ı 'kayıp aileleri'nin soruşturmalarını yürütmesi için seçer. Sabırla inatla yargıç Guzman bütün bir ülkeyi kasıp kavuran eski diktatör Pinochet'in yargılandığı davada gösterdiği adalet anlayışı ile 'Pinochet'i Deviren Adam' olarak tarihe geçer.
'Dünyanın Bitimi' anlamına gelen Çili ya da Çilli kelimesinden türeyen Şili'de Pinochet'in iktidarı ele geçirmesiyle ülkede görülen politik sosyal ekonomik ve kültürel değişimleri Guzman'ın satırlarında bulacaksınız.
Dünyanın neresinde olursa olsun darbelerin ve darbeci diktatörlerin kendi ülkeleri ve insanlarına nasıl zarar verdiklerini bu kitapta tüm gerçekliğiyle okuyacaksınız.