Ütopyalar daha iyi bir gelecek yaratmak amacını güderler. Bu nedenle gerçekte eğitime yüklenen işlev ile ütopyalarda öne çıkan şey temelde daha iyi bir gelecek ve daha yetkin bir topluma ulaşma noktasında kesişirler. İnsan bilgisinin onun duygu düşünce ve düş dünyasından etkilenmeksizin oluştuğunu düşünmek büyük yanılgı olur. Ölçülebilir hesaplanabilir kısa vadeli sonuçlar elde etmeye yönelik yüzeysel pragmacı yaklaşıma karşı insanın bütünlüğünü anlama yolundaki düşlerimiz kendimizi ve dünyamızı değiştirme uğraşında atılım sağlayıcı bir işlev görebilirler.