1950'li ve 60'lı yıllarda göçler ve inşaatlarla çehresi hızla değişmekte olan İstanbul Gurbet Kuşları'nın acımasız toprağıdır. Ekmek kavgası uğruna İstanbul'a göçmüş Anadolulular bu değişimin rüzgârından nasiplenmeye çalışan açıkgözler ve kendini bu insanların sırtına basarak dönüştüren sistem İstanbul kadar yaşamın da rengini değiştirmektedir. Tam bu değişimin ortasındaki insanlar Orhan Kemal'in usta kalemi ve her zaman insana sevgi dolu olan duruşuyla sunuluyor okurlara.
Orhan Kemal'in kitapları bîr okurum hayatta rastlayabileceği o çok nadir hazineler arasında yer alır. Çok az yazar okurunun dünyasında onun kadar iz bırakır çok az yazar okurunu onun kadar biçimlendirir. Denilebilir ki her okurun hayatında Orhan Kemal'in öncesi ve sonrası iki farklı zamandır. Onun kitapları aracılığıyla insan ve yaşam sevgisi adalet ve vicdan duygusu öğreticilik kaygısı güdülmeden sadece bir insancıl bakışla girer hayatımıza. Bu nedenle öncesi ve sonrası kesin çizgilerle ayrılır ve her zaman sonrasında daha temiz oluruz öfkelenmeyi değil sakinleşmeyi yaralamayı değil anlamayı öğrenirdi de boyun eğmeyi değil değiştirmeye çalışmayı... Umudu ve iyimserliği yeniden kazanmamız için yol gösterir bize.