Bu milletin makus talihi siyasi yol kazaları ile doludur.
Türklerin Orta Asya'dan çıkarak dünyaya açılma serüvenini hayal ediniz.
Binlerce yıllık mazisinde sayısız devletlere ve medeniyetlere sahne olmuştur. Ama bir o kadar da yol kazaları yaşamıştır...
Ama en acısı ve en onulmaz olanı geçtiğimiz asırdaki en büyük yol kazasıdır...
Avrupa'da Viyana kapılarına kadar uzanan Afrika'da koca kıtanın en uç noktralarına kadar inen Ortadoğu'yu tümüyle kaplayan ve Kafkaslarla Basra Körfezini ihata eden bu hakimiyet tarihin seyrinde bir ummanı andırıyordu.
Yani Osmanlı İmparatorluğu'nun toprakları 20 milyon km. idi. Şu an ki yüz ölçümümüz bataklık ve göller dahil 814.578 km'dir.
Yani bu büyük yol kazasında kurumuş bir göle dönen coğrafyada topraklarımızın 1/25'i ancak kaldı elimizde.
Üstelik bu kurtarışı da büyük bir başarı olarak kutladık yıllar yılı...
Bu büyük yol kazasına sebep olanlar elbette ki ülkenin yönetiminde bir şekilde söz sahibi olan kadrolardı...
Oraya bir ihtilalle gelmişlerdi...
Siz onların bu girişimine siyasi ihtiras mı dersiniz kişisel menfaat mi dış güçlerin oyunu mu? Ne derseniz deyiniz bu girişim bu ülkenin kaderini alt üst etmeye yetmişti.
Ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti'de yokluk ve sıkıntılar içinde yeniden kendine gelmeye başladı... Bunula birlikte yol kazaları Cumhuriyette de peşini bırakmadı bu milletin... 60'ta bir ihtilal 80'de bir ihtilal 2007'de bir post modern darbe sürüp gitti... Oysa bu milletin seçtiği önerdiği meşru kadrolar işbaşına geldiğinde milletin yaraları da sarılıyordu yüzü de gülüyordu... Bu seksen yıllık Cumhuriyette görüldü ki ne vakit bu millet tek başına bir iktidar getiriyorsa bu iktidarlar bu millete hizmet etmiş altyapıyı güçlendirmiş halka refah ve mutluluk getirmişti. Menderes bunun örneğiydi Menderesin hatrına getirilen Adalet Partisi bunun örneğiydi... Özal bunun örneğiydi... işte bu milletin en son seçtiği ve beğendiği örnek Recep Tayyip Erdoğan iktidarı oldu. Millet bu kez ona tam yetki verdi. Bu sivil iktidarın döneminde de yol kazası omayacak mıydı? Olacaktı... ama işte Recep tayyip Erdoğan vizyonuyla yürekliliğiyle cesareti ve karalığıyla bu oyunu bozdu...
Küreselleşen dünyada diklenmeden dik durabilen bölgemizin ve Dünyanın yeni yıldızı olan güzel ülkemizin hedefi Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da dediği gibi 2023 yılında Türkiye'nin 21. asra mühürünü vurması dileğiyle...
-Taha Uğur Türkmen 15 Ekim 2010