Tuareglerin kervanlara baskın yaptıkları ya da naralar atarak Fransız askerlerine saldırdıkları günler kesin olarak geride kalmıştı; Atlaslar'ın güneyinden Çad sınırlarına kadar Sahra çöllerinin 'efendileri' ve 'çöl haydutları' diye edindikleri lakaplarla gurur duyarak düzlüklerde rüzgâr gibi koştukları yağmacılık dövüş ve ölümle dolu o günler de geçip gitmişti. Kardeşin kardeşi öldürdüğü savaşlar ve yaşlıların özlemle hayal meyal hatırladıkları at sırtında hünerlerin gösterildiği şenlikler de unutulmuştu; bunlar imohag ırkının çöküş yıllarıydı artık çünkü en yiğit savaşçıları bir Fransız patron hesabına kamyon sürücüsü olarak çalışmak düzenli orduda askerlik hizmeti yapmak ya da cart renkli gömlekler giymiş turistlere kumaşlar ve sandaletler satmakla uğraşıyorlardı.