Türkiye'de resmi ideoloji Osmanlı'nın yıkılışından hemen sonra sınıfsal egemenliğini sürdürmek isteyen bürokrat asker toprak ağası ve burjuvazinin ittifak halinde yeni bir devlet örgütlenmesine girişmeleriyle oluşturulmuştur. Sınıfsal imtiyaz kaynaşmış kitleyiz söylemini esas alan resmi ideolojinin altı okta ifadesini bulan ilkeleri var olan somut halklar gerçekliğiyle örtüşmediği bugün gelinen noktada çok iyi görülmüştür. Resmi ideolojinin paradigmasıyla halk gerçekliğinin birbirinden faklı olması nedeniyle Türkiye'nin temel sonları bu paradigmanın sınırlarını zorlamakta ancak ne var ki çağdaş uygarlığı amaçlayan bu ideoloji günümüzdeki temel sorunların kaynağı olmaya devam ederek tarihin akışını tersine çevrimeye çalışmaktadır. Bugün de resmi ideoloji çağın gerçeğini kavramamakta direnenlerin ellerinde karikatürize edimektedir.
Elinizdeki kitap; Cumhuriyet döneminin kaynaklarına giderek bu çelişkiyi gözler önüne sermekte güncele göndermeler yapmakta bu ideolojinin temel değişmezlerini göstermektedir.