Teolojik hermenötik Tanrı kelamının tarihle olan ilişkisi Tanrı kelamının bize ulaşmasında vahyin ya da tarihsel hadiselerin aracılık yapıp yapamayacağı meselesi gibi konularla ilgili olan bir disiplindir. Yahudi-Hıristiyan geleneğinin oluşumunda büyük bir rol oynayan hermenötik tartışmaların kökeni Yunan mitolojileri hakkındaki felsefi ve teolojik yorumlara dayanır. Bununla birlikte Hıristiyanlığın başlangıcından itibaren teolojinin felsefeyi kendi bünyesine dahil etmesinden dolayı teolojik tartışmalardan bağımsız olarak felsefi hermenötik gelişememiştir. Diğer taraftan Aydınlanma felsefesiyle birlikte ortaya çıkan tarihsel eleştiri yöntemleri modern Hermenötiğin ilk adımları olarak görünürken artık felsefi hermenötikten bağımsız bir teolojik hermenötiğin varlığının söz konusu olamayacağı anlayışı kabul görmektedir. Bununla birlikte acaba antik hermenötik ve modern hermenötik arasında bir süreklilikten mi yoksa kopuştan mı söz edilmelidir? Werner Jeanrond bize bu konuda son derece aydınlatıcı bir argüman sunar. Jeanrond adına eleştirel hermenötik dediği yöntemin hermenötiğin bütün tarihi boyunca tutarlı bir yol izlediğini iddia eder. Bu bakımdan elinizdeki eser klasik hermenötiğin eleştiri öncesi bir çağa ait olduğu iddiasını çökertmekte ve eleştiri öncesi-eleştiri sonrası gibi kategorilerin hatalı olduğunu savunmaktadır. Diğer taraftan Jeanrond hermenötiğin teolojik anlayışın bütünü üzerinde egemenlik kurabilecek kadar abartılmaması gerektiğini düşünür. Ona göre hermenötik sadece Tanrı ve beşeri gelenek arasındaki ilişkiyi anlayabilmemiz konusunda bize yardımcı olabilir. Bir başka deyişle elinizdeki eserin gayesi hermenötiğin özellikle ilahiyatçıların ufkunu genişletmeye yarayan bir disiplin olarak anlaşılması gerektiğini göstermektir.