Kimiz biz? Toplumsal varlığımızı ortaklıklar mı yoksa farklılıklar mı tanımlıyor? Aynı toplum içinde yaşarken bizi birleştiren nedir? Yoksa toplum denen denizde birer ada mıyız? Sosyolojinin merkezine oturan toplum kavramı bu adacıkları zorla birbirine bağlayan keyifli bir analiz aracı birlik ve beraberlik söylemi uyum yerine çatışma yaratan bir istek olmasın? Toplum ve toplumsallık üzerine çok fazla düşünülmüş olmasına rağmen farklılık bilgisi çok az neden? Bir proje olarak sıkça tasarlanan toplumsallığın barındırdığı sonu gelmez çatışmaların bir nedeni de farklılık bilgisinin eksikliği olamaz mı? Belki de artık incelenmesi gereken ortaklık kültürü değil farklılık kültürüdür! Peki bu tartışmaların arasına sıkışmış olan altkültür nedir?