Modern toplum örgütlenmiş toplumdur. Bunun içinde sivil toplum kuruluşları büyük önem taşır. Türkiye'de giderek sivil toplum düşünce hayatını etkilemektedir.
İşte buralardan belki dürüst çağdaş yönlendirmeler çıkabilir. Yine de sivil toplum örgütçüleri geçen dönemlerin burjuvalarının yerini tutamaz.
Hele günümüzdeki sosyetenin elit bir duruma gelmesini hiç sağlayamaz. Zaten şimdiki sosyete sadece parayı elinde tutanlardan oluşuyor.
Bunlar birikimli insanların erdemini fazla merak etmezler. Dolayısıyla dünya sosyetesinde olduğu gibi zaman zaman bilim adamlarına oyunculara ressamlara yazarlara kucak açmazlar. Yardım etmezler. Sermaye sahiplerinden kişisel bir yardım istendiğinde çoğunlukla vakıflarına yönlendirirler.
Çünkü bireysel yardım büyük bir insanlık işidir. Dükkân kesesinden vakıf açmaya benzemez. Onun için de eğreti burjuvalar gibi bir yerlerde kalırlar. Hiç kayda değer olmazlar.
Canan Barlas ülkemizdeki burjuva sınıfının kökenini oluşumunu geçirdiği evreleri tanıklıkların da eşliğinde tahlil ediyor. Geçmişi taşıyamayan veya reddeden 'bugün'ü anlatıyor. Eğreti Burjuvalar yazarın kişisel tarihi ile iç içe geçmiş ilginç bir toplumsal tarih sunuyor.