"Hurafe erbabı günümüzde evrim düşüncesini bilimdışı bir saplantı "suçlamasıyla karalama çabasındadır. 16. yüzyıldan bu yana bilim karşısında sürekli gerileyen teolojinin şimdi evrim kuramını gözden düşürme dahası evrim olgusunu yadsıma yolunda olduğunu görüyoruz. Bu çabada oportünist iktidar tutkunlarıyla el ele veren bağnaz çevreler halkın evrim konusundaki bilgi yetersizliğinden de yararlanmaktadır. Onlara bakılırsa evrim kuramının 'Tanrıtanımazların' ortaya sürdüğü uydurma bir hipotez ya da düpedüz havada kalan bir sav olmaktan ileri bir anlamı yoktur. Gerçek kutsal kitaplarda hadis ve vahiylerde bildirilmiştir: Evrende her şey gibi canlılar da Tanrının eseridir.Şimdi yaratılışçılık diye bilinen bu akım son 30 yıl içinde küçümsenemeyecek bir güç kazanmıştır. Özellikle ABD'de yoğun etkinlik gösteren yaratılışçılığın ülkemize sıçramış olması bizi şaşırtmamalıdır. Türkiye'de son yıllarda kimi yabancı güçlerin parasal desteğinde militan canlılık gösteren dinsel bağnazlık bizim için yeni bir olay değildir. Üzücü olan ilk aşamada laik eğitimi daha sonra tümüyle çağdaşlaşma çabamızı çökertmeye yönelik bu hareketin okul programlarını resmi kanaldan etkisi altına almış olmasıdır. Son yıllarda okutulan ortaokul ve lise biyoloji ders kitapları evrim konusunu yüzeysel olarak ve yer yer çarpıtarak sunmakta; yaratılışçılığı İslamiyetin öğretisi diye önerirken evrim kuramına kanıtsız bir görüş gözüyle bakılmasını telkin etmektedir.