Şunu artık herkes anlamıştır ki; hepimiz aynı geminin içindeyiz. Batarsak hepimiz batacağız. Ama gemiyi deldirmezsek hepimiz selametle hedefe varacağız. Mevlana'nın dediği gibi; "Geminin yüzmesi için suya ihtiyaç vardır ama su geminin içine girerse onu batırır."
Alevisi-Sünnisi Türk'ü-Kürt'ü Laz'ı- Çerkez'iyle geminin tüm yolcuları! Aslında bu yolculuğa bin yıl önce çıktık biz. Mevlanalar Yunuslar Hacı Bektaşi Veliler ile bir toplum inşa ettik. Temelleri birbirini anlamaya dinlemeye ve birlikte yaşamanın en güzel pratiğini vermiş olmaya dayalı bir toplum.
Nice fırtına ve alaboralarla birlikte gemiyi batırmadan bu günlere taşıdık. Bu gemide çok güzel günlerimiz geçti. Beraber ağladık beraber güldük. Kız aldık kız verdik. Ülkeyi düşmana karşı birlikte savunduk. Kısacası et ve tırnak gibi birbirimize geçtik.
Şimdi bu gemideki sadık yolcuların bir avuç eşkıyanın hain emelleri ve onların arkasındaki güçlerin sinsi planlarıyla savrulacak olmasını beklemek yanlış olur. Bu oyunları bozmak da yine bu sadık yolcuların kenetlenmesinden yanlışa hep birlikte karalılıkla dur demesinden geçer. İşte şimdi daha çok demokrasi daha çok özgürlük ve ortak değerlerde birleşme ve dayanışma zamanıdır. Birlik-beraberliğin temelini ise ortak bir vatana sahip olma bilinci oluşturur.